Bu yazı dizisi; yaş araları çok fazla olmayan, en az iki çocuklu
ailelerin günlük yaşantısına örnektir. Henüz hiç çocuğu olmayanlar için korkutucu ve tiksindirici, sadece tek çocuklular için
kınanan, ayıplanan durumlar içerebilir. Gezici
aile planlaması ünitesi şeklinde dolaştığımız bugünlerde, darısı başınıza
dileklerimle!
Dışarı çıkacaksınız
veya gece oldu, yatağa gireceksiniz. Çıkardıklarınızı boş bir sandalye, kanepe
koltuk ütü masası türü bir yere koyun. Önce bir çorapla başlayan kıyafetler
tepeciği, üst üste biriktikçe bir dağ şeklini andıran görüntüsüyle evinize renk
katacak. Ara ara evin bilimum odalarına çıktığı yerde öylece kalan kıyafetleri
kucaklayıp, ana merkeze götürmeyi unutmayın. Daha sonra tekrar aynı kıyafetleri
giymek istediğinizde işinize yarayan malzeme hangisiyse, pazar tezgahından
seçer gibi elinizle karıştırarak alın. Temizse giyin, değilse yan tarafa koyun.
Çok kirli değilse makineye atmayın. Zor durumlarda onu da giymek zorunda
kalabilirsiniz.
Bebelerin üzerine
işediği çarşafı attınız kirliliğe. Uykularının kaçması
ya da gecenin soğuğunda ağlarken diğerini uyandırma pahasına yenisini serdiniz
ama yazık size, o da kirlendi. E züccaciyeci de değilseniz çarşaf ta bitti. Değdi mi? Keşke şu bir hevesle aldığınız alt değiştirme örtülerini altına
serseydiniz diyeceğim ama her defasından altına sermeye vaktiniz ve onu akla
getirebilecek aklınız da kalmadı, biliyorum. Şimdi, sakin olun… Sidikli bölgeyi beyninizde
kırmızıyla çember içine alın. O bölgeye fazla yaklaşmadan, biraz köşesine kaykılarak yatmaya devam edin. Uyku önemlidir. Sabah olunca artık üzerine yattığınız sidikli
çarşafları çıkarın.
Gel zaman git zaman makinenin
yanında çamaşırlar birikti. Misafir gelip gittikçe, banyoda ortalıkta
görünmesin diye birkaç kez makineye girip çıkan çamaşırlar sevinçten dört köşe
olsalar da hevesleri kursaklarında kaldı. Şunu da atayım da kirliliğe, hepsini
birden yıkarım diye tonla çamaşırı da beklettiniz, güya süper ekonomi yaptınız
üstüne, aferin size! Birinin azcık kaka kaçırmış donu, kreşten getirdiği illaki
sidikli, terli veya yemek akıntılı durumlardan birini üzerinde barındıran
eşofmanı, birinin kusmuklu mamalı badisi, birinin bahçe pantolonu derken
yeterince kategorize edebilecek kıvama geldiğinde daha fazla bekletmeyin. Daha fazla kurumasın
diye küvette her daim hazır duran bir kovada beklettiğiniz kakalı donları, kiri
ve pasağıyla ön plana çıkan lekeleri, kesinlikle elde ön yıkama yapmadan
yıkamayın. Yıkandıktan sonra aklınıza gelirse bir ara asarsınız, gelmezse
canınız sağ olsun ama en azından kapağı açık bırakın. Asacağınız zaman
koklayın, eğer çamaşırları nem kokusu basmışsa tekrar düğmeye basın.
Her gün en az bir posta
makine çalıştırıyorsunuz. Ve bu aşamaya geldiniz. Tebrikler. Çamaşırlar, kah
yağmurun altında tekrar ıslanarak, kah tozlanarak nihayet kurudu. Önünüze içi
kurumuş çamaşır dolu koca çamaşır leğenini aldınız bir heves, başladınız
katlamaya. Bir yandan siz katlarken diğer yandan dağıtıyor veletler. Biri
ağzına almış salyalıyor diğeri güya kar yağdırıyor! Panik yok. Çekmeceye tek
tek katlayıp koyamadım diye üzülmeyin. Artık evimdeki çekmeceler yetmiyor derdi
kalmadı. Giyilmiş kıyafetleri koyduğunuz koltuğun haricinde başka bir koltuk
benzeri ağırlık taşıyabilecek bir nesne seçin kendinize. Yukarıda bahsettiğim o
diğer koltukla çok yakın olmasın ki kompozit hale gelmesinler. Oradan da
ihtiyaç oldukça seçin. Burada bir püf noktası. Çorapları en üste koyun. Çünkü
en çok onların diğer bir çiftini bulmak zor oluyor.
Bir çok kez
niyetlendiniz ama birinin maması, diğerinin kakası, akşama yemek, hafta sonuna
alışveriş derken sürekli ertelediğiniz ütü işini bu kez de uykunuzdan feragat
ederek yapmaya karar verdiniz. Hatta durun, karar vermediniz, resmen ant
içtiniz. Ama birini uyuturken olmasa bile diğerini uyuturken yine ve yine uyuya
kaldınız. Atletleri, çocukların iç
badilerini, ağız silme mendillerini, hatta bokserları bile mikropları kırılsın
diye ütülediğiniz günleri aklınıza getirip te kendinizi kahretmeyin. Şimdi... Ütüyü elinizden bırakın ve
köşesindeki yerine süs eşyası olarak kaldırın. Eşiniz söylendikçe, o küçük
dağcıktan uyumu gözetmeksizin elinize ilk gelen gömlek pantolon ikilisi durumu
kurtarır. Uyumsuzluğun uyumu konseptiniz olsun.
Ama, evinizde bir
Tatia varsa bunların hiçbirine kafa
yormayın. Elinizden gelirse üç beş daha doğurun ve keyfini çıkarın. Tatia!
Nerde kaldın?
0 Yorum Yaz “Tatia, nerde kaldın? – Çamaşır bölümü”